- fayznoor
- عدد المساهمات : 1
نقاط : 9251
السٌّمعَة : 0
تاريخ التسجيل : 27/03/2012
بعض القواعد المهمة في اللغة التركية
الإثنين يونيو 11, 2012 2:14 am
Türkçe Dilbilgisi
Tek başlıkta aradıgınız herşey;
Dil: İnsanların duygu, düşünce ve isteklerini anlatmak için kullandıkları ses ya da işaretler sistemidir.
Dilbilgisi : Biş dili oluşturan sesleri, kelimeleri, cümleleri ve bunlarla ilgili kuralları inceleyen bir bilimdir.
Dünya Dilleri Arasında Türkçenin Yeri: Yeryüzünde iki binden fazla dil incelenmiştir. Buna göre Diller üç gruba ayrılır
Tek Heceli Diller
Bu dillerde bütün kelimeler tek hecelidir. Kelimelerin çekimli haller yoktur. (Çince, Tibetçe bu gruba girer)
Bitişken (Eklemeli) Diller
Bu dillerde bütün kelimeler tek hecelidir. Kelimelerin çekimli haller yoktur. (Çince, Tibetçe bu gruba girer) Kelime kökleri değişmez. Kelime köklerine çeşitli ekler getirilerek türetkeler yapılır. Kelimeler cümle içinde kullanılırken çeşitli çekim ekleri alırlar. ( Türkçe, Macarca bu dil grubuna girer)
Bükümlü (Çekimli) diller
Bu dillerde tek ve çok heceli kökler ve ekler vardır. Kelime türetmelerinde ve çekim esnasında köklerde değişiklik olur. (Arapça ve bütün Hint - Avrupa dilleri bu gruba girer
Dillerin Çeşitlenmeleri:
A. Şive: Bir dilin değişik kültür düzeylerine göre uğradığı değişime ŞİVE denir. Yazı diline yansımaz.
B. Ağız: Kentler veya köyler arasında rastlanan az çok değişik konuşmalara AĞIZ denir. Gonya, Gayseri vb.
C. Lehçe: Ağız ayrılığı daha geniş ve belirgin şekilde ortaya çıkar. Konuşma dilinde beliren farklılık yazı dilinde de kendini gösterir: Kıpçakça ve Çağatayca gibi.
Tükçenin Kaynağı: Türklerin anayurdu Orta Asya olup dilimizin kaynağı buradan gelir. Türkçeyi konuşanların sayısı 120 milyon civarındadır. Türkler arasındaki ağız farklılığı sürekli yeni lehçelerin türemesine yol açmış, yeni birer dil durumuna gelmiştir: Yakutça ve Çavuşça gibi.
Bu dillerin hepsine birden Ural - Altay dilleri denir...............................
Soydaş Diller: Birkaç eski anadilin değişikliğe uğramasıyla yeni diller oluşmuştur. Bu ana dilden geldikleri anlaşılan bir soydan sayılır. buna göre soydaş diller :
Hint - Avrupa Dilleri
Hami - Sami Dilleri
Çin Tibet Dilleri
Bantu Dilleri
Ural - Altay Dilleri
Hint, İran ... gibi Asya dilleri ve bütün avrupa dilleri.
İbranice ve Arapça gibi
Çince, tibetçe
Afrika Dilleri
Ural kolu, Macar ve Samoyet dilleri. Altay kolu, Türkçe ve Moğolca...
Ana Türkçeden gelen dillerin hepsine birden Türk dilleri denir.
Cümle ve Cümle Çeşitleri Cümle: Maksadımızı tam olarak anlatan söz dizilerine CÜMLE diyoruz.
Cümle özellikleri:
Cümleye büyük harfle başlanır.
Cümlelerin sonuna nokta, soru işareti veya ünlem işareti konur.
Bu işaretlerden sonra gelen cümlelerin baş harfleri bürük yazılır.
CÜMLENİN ÖĞELERİ
Kelimelerin cümledeki görevlerine cümlenin öğreleri denir. Bir cümlede üç çeşit öğe bulunur.
1. Yüklem: Cümlede yapılan işi, oluşu ya da eylemi bildiren kelimeye yüklem denir.
Yüklem cümlenin temel öğelerinden biridir. Genellikle cümlenin sonunda bulunur.
Annen sofrayı kurmaya hazırlandır (hazırlandı yüklem)
Cümlede Yüklemi Bulma Kuralı: Cümlede fiil veya ek fiil olan kelime ya da kelime grubu yüklem olur.
Yüklemsi fiilimsi olan söz gruplarına cümlecik, yüklemi fiil olan söz gruplarına da temel cümlecik denir.
Şebnem az önce koşarak bize geldi.
yan cümlecik temel cümle
2. Özne: Yüklemin bildirdiği işi, hareketi yapan ya da bir oluş içinde bulunan varlığa özne denir.
Cümlede Özneyi Bulma Kuralı: Cümledeki yükleme insanlar için kim, diğer varlıklar için ne soruları sorulduğunda cevap veren kelime ya da kelime grubu öznedir.
Arkadaşın koştu. (Kim koştu? arkadaşın )
Özne Çeşitleri:
a. Gerçek Özne: Cümlede özne açık şekilde belli oluyorsa gerçek öznedir.
Dünya dönüyor (Kim dönüyor? dünya)
b. Gizli Özne: Bazı cümlelerde özne bllirtilmez. Böyle durumlarda özneyi yüklemin sonundaki eke bakarak buluruz
Eşyaları alanlar yerine bıraktılar (Bırakanlar kim? Onlar)
c. Sözde Özne: Aslında özne oladığı halde, özne gibi görünen kelimelerdir.
İnsanlar vapura doluştu. (Kim doluştu? insanlar - sözde özne)
3. Tümleç: Yüklemi tümleyen ya da kuvvetlendiren kelimelere tümleç denir.
Serpil kitabı yırttı. (Neyi yırttı? kitabı - tümleç)
Tümleç Çeşitleri: Dörde ayrılır:
a. Düz Tümleç: (Nesne) Öznenin yaptığı eylemden dorudan doğruya etkilenir
Ötede çocuk top oynuyor. (Kim oynuyor? çocuk - özne / Ne oynuyor? top - tümleç)
b. Dolaylı Tümleç: (Nesne) Yüklemin anlamını yer, yön, kalma, çıkma, bakımından tamamlayan tümleçlerdir
Annem eve gidiyor. (Nereye gidiyor? eve - d. tümleç)
c. Zarf Tümleci: Yüklemin anlamını zaman, yer, durum bakımından tamamlayan kelimelerdir.
Akşam oradan geçerek eve gittim. (oradan - zarf tümleci / eve - d. tümleç)
d. Edat Tümleci: "ile, (-le), için" edatlarıyla birleşerek yüklemi tamamlayan söz öbekleridir.
Özne ile yüklem arasındaki edat tümleçleri "ne, niçin, ile, kim, için" soruları getirilerek bulunur.
Babamı görmek için iş yerine gittim. (kimi görmek için? babamı görmek için - edat)
Yüklemlerine Göre Cümle Çeşitleri:
Yüklemlerin göre cümleler ikiye ayrılır:
a. Fiil Cümlesi: Yüklemi fiil olan cümlelerdir.
Sincap ağaca tırmandı.
b. İsim Cümlesi: Yüklemi isim soyundan olan cümlelerdir.
İstanbul güzel bir şehirdir.
Yapılarına Göre Cümleler
a. Basit (yalın) Cümle: Yalnız tek bir düşünceyi anlatan söz dizisine basit cümle denir.
Işıklar paça parça âdeta ayaklarımızın dibinde sönüyordu.
b. Birleşik Cümle: Tamlayan ve tamlanan cümleciklerden kurulmuş söz dizisine birleşik cümle denir. Bu tür cümlelerde, fiil ve ek fiil temel cümleyi, fiilimsi de yan cümleciği meydan getirir.
Annem gelmeden bulaşıkları yıkamalıyız
c. Sıralı Cümle: Arasında anlam ilgisi olmayan bağımsız cümlelerin virgül ya da noktalı virgül yardımıyla birbirine bağlanmasından oluşan cimlelerdir.
Halk oyunları oynarken, eller rahat, ayaklar canlı, başlar dikleşir ve insan sesi müziğe eşlik eder.
d. Bağlı Cümle: Anlamca aralarında ilgi olan cümlelerin bağlaçlarla bağlanmasından oluşan cimlelerdir.
Orta çeşmeden sağa dönüp ve ormana girince, güzel bir çiçek kokusu, buketi ile karşılaşırsınız ama; bu sizi yanıltmasın.
Dizilişlerine Göre Cümleler
A. Kurallı Cümle: Yüklemi sonda olan cümlelerdir. Bu çeşir cümleler kurala uygun kuruldukları için kurallı cümle diyoruz.
Tarla, bereket yüklü bahara motor sesleriyle uyandı.
Seyhan, Sakarya, Tunca gayrı keyfince akmayacak
B. Devrik Cümle: Yüklemi başta veya ortada olan cümlelerdir. Bu çeşir cümlelere devrik cümle diyoruz.
Silkindi karanlığından pırıl pırıl sabahlara.
Keyfince akmayacak gayrı Seyhan, Sakarya, Tunca.
Anlamlarına Göre Cümle Çeşitleri
Yüklem anlamların göre cümleler beşe ayrılır.
1. Olumlu Cümle: Eylemin yapıldığı ya da işin olduğunu bildiren cümlelerdir.
Güneş akşamları erken batıyor.
2. Olumsuz Cümle: İşin ve eylemin yapılmadığını bildiren cümlelerdir. Olumsuz cümle, fiil cümlelerindeki yüklemin sonuna "-me" olumsuzluk eki şimdiki zaman kipinin sonuna geldiğinde daralır. "-mi, -mı, -mu, -mü" halini alır.
Hoca efendi hiç şaşmaz. Aysel kibar değildir.
3. Ünlem Cümlesi: SEvinç, korku, hayret ve üzüntü gibi duyguları anlatan cümlelerdir.
Vah vah, çok üzüldüm. Aa, sen ne yapıyorsun?
4. Soru Cümlesi: Bir işin, eylemin olup olmadığını soran, içeriğini araştıran cümlerdir.
Sana kim baktı? Hangi oyuncuyu gördün?
5. Şart Cümlesi: Bir işin yapılmasını, bir başka işin yapılması şartına bağlı kılan cümlelerdir.
Parayı alırsam, doğru eve döneceğim.
15-03-2007, 15:27 #2
KrALiÇe
--->: Türkçe Dilbilgisi
Hece ve Harf Bilgisi HECE
Hece: Ağzımızın bir hareketiyle çıkan seslere HECE denir.
Kelimeler hecelerden, heceler harflerden meydana gelir. A, E, I, İ, O, Ö, U, Ü derken ağzımızı bir kez açıp kapatıyoruz. Aynı şekilde "al, bal, çal, kol, il, öl..." derken ağzımızı bir kez açıp kapatıryoruz.
Türkçede heceler şöyle meydana gelmiştir.
Bir tek sesli (ünlü) harften meydana gelen heceler: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
Bir sesli, bir sessiz harften meydana gelen heceler: al, at, ak, ay...
Bir sessiz, bir sesli, bir sessiz harften meydana gelen heceler: bel, bol, kal, gel...
Bir sesssiz, bir sesli harften meydana gelen heceler: ba, da, ka, la ...
Bir sesli, iki sessiz harften meydana gelen heceler: alt, üst, ırk...
Bir sessiz, bir sesli, iki sessiz harften meydana gelen heceler: kurt, yurt, Türk...
Dilimizdeki heceler en az bir, en çok dört harfli olurlar
Heceler tek başlarına anlamsızdırlar. Yalnız bazı heceler kelime olarak kullanılır. Bu kelimeler anlamlıdır. bal, bel, kol, dal, çal, yal, hal, Türk, kürk...
HARF - KAYNAŞTIRMA HARFLERİ - ÜNLÜ DÜŞMESİ - ULAMA
Harf: Ağzımızdan çıkan sesleri yazıda göstermek için kullanılan işaretlere HARF denir.
Alfabemizde 29 harfin 8 i sesli (ünlü), 21 i sessiz (ünsüz) dür. Sessiz harfleri sesli harfler yoluyla söyleyebilmekteyiz.
Sesli harfler de kalın ve ince sesliler olmak üzere ikiye ayrılırlar:
Kalın Sesliler: a, ı, o, u
İnce Sesliler : e, i, ö, ü
Kaynaştırma Harfleri: Dilimizde sesli ile biten bir kelimeye sesli ile başlayan bir ek geldiğinde araya "y, ş, s, n" harflerinden biri girer. Bu harflere kaynaştırma hafrleri diyoruz. Bu harfleri "yaşasın" kelimesinde geçen sessiz harflere bakarak kolayca anlayabiliriz.
oku - y - acak ___ okuyacak
yaz - acak - s - ınız ___ yazacaksınız iki - ş - er ___ ikişer
kare - n - in ___ karenin
Ünlü düşmesi: Dilimizde iki heceli bazı kelimeler, belli ekler aldıklarında ikinci hecedeki ünlülerini düşürürler:
ağız
alın
beyin
karın Ağzını sonuna kadar açtı.
Alnına ıslak bez koyunca ateşi biraz düştü.
Şekildeki insan beynini inceleyiniz.
Karnı çok acıkmış olmalı.
Ulama: Dilimizde cümleler okunurken kelimelerin sonlarında bulunan sessizler, kendilerinden sonra gelen kelimelerin ilk harfi sesli ise bu sesliye bağlanarak okunurlar.
Emanet_eşeğin yuları gevşek olur.
Geniş_ovayı seyre daldı.
Elbisenin_ütüsü bozulmuş. Emane - teğeğin yuları gevşek olur
Geni - şovayı seyre daldı.
Elbiseni - nütüsü bozulmuş.
BÜYÜK SES (ÜNLÜ) UYUMU
Herhangi bir kelimenin Türkçe olup olmadığını anlamak için arayacağımız ilk özellik büyük ünlü kuralına uyup umadığıdır.
kiralamak __ ki - ra - la - mak __ İnce sesli ile başlamış, kalın sesli ile bitmiş. uymaz
merdiven __ mer - di - ven __ Büyük Ünlü Uyumuna uyar
İstisnalar:
Ses değişikliğine uğrayan kelimelerde bu kural aranmaz. (elma - alma, anne - ana, kardeş - kardaş, hangi - kangı...)
Birleşik kelimelerde bu kural aranmaz (ağabey, gecekondu, başöğretmen, delikanlı...)
Türkçeye yabancı dillerden giren kelimelerde kural aranmaz (Cumhuriyet, misafir, otobüs, televizyon, cami...)
-yor, -ken, -ki, -leyin, -imtırak, -daş eklerinde bu kural aranmaz (ekşimtırak, sabahleyin, sonraki...)
KÜÇÜK SES (ÜNLÜ) UYUMU
Sesli harfler ağzımızdan çıkış durumlarına göre bazı özellikler taşır
DÜZ-GENİŞ
a, e
DÜZ -YUVARLAK
o, ö
DAR-DÜZ
ı, i
DAR-GENİŞ
u,ü
Düz Sesliler : a, e, ı, i
Yuvarlak Sesliler: o, ö, u, ü
Dar Sesliler : ı, i, u, ü
Geniş Sesliler : a, e, o, ö
Türkçede bir kelimenin ilk hecesindeki sesli harf:
Düz ise, sonra gelen hecelerin ve eklenen eklerin de düz olur.
Yuvarlak ise, sonra gelen hecelerin ve eklenen eklerin de seslileri ya düz - geniş veya dar - yuvarlak olur.
Kelimenin ilk hecesinde "a" varsa, daha sonraki hecelerde de "a" veya "ı" bulunur: kadın, kalın, adam, aman...
"e" den sonra "e" veya "i" gelir: elek, eşit, erik, esen...
"ı" den sonra "a" veya "ı" gelir: kırık, çıkık, kımız, kısa, kına...
"i" den sonra "e" veya "i" gelir: çilek, kiriş, çiçek, biniş...
"o" den sonra "a" veya "u" gelir: kova, koru, sopa...
"ö" den sonra "e" veya "ü" gelir: ölüm, örgü, sopa
"u" den sonra "a" veya "u" gelir: kuyu, kuzu, kuşak, kulak...
"ü" den sonra "e" veya "ü" gelir: üzüm, üzgün, güzün, üzmek...
SERT SESSİZLERİN YUMUŞAMASI
Sert sessizle biten kelimelere, sessiz harfle başlayan bir ek eklenmek istendiğinde, şayet ekin ilk harfi yumuşak sessizlerden b, c, d, g ise bu harfler sertleşerek p, ç, t, k şeklinde eklenirler. bu kurala SERT SESSİZLERİN YUMUŞAMASI KURALI denir.
Genellikle trkçe kelimelerin sonlaında yumuşak sessizlerden b, c, d, g bulunmaz. Bu kurala uymayan bazı kelimeler de vardır. Ancak bu çeşit kelimelere kural dığı kelimeler denir. Buna göre kelime sonunda sözü edilen yumuşak sessizlerin yerine sertleri bulunur.
kitab - kitap, ağac - ağaç, tad - tat, kabag - kabak
Bu durumda şayet bir kelimenin sonunda p, ç, t, k harflerinden biri gelmişse ve bu kelimeye sesli harfle başlayan bir ek eklenmek istendiğinde:
p sert sessizi yumuşar b olur :
ç sert sessizi yumuşar c olur :
t sert sessizi yumuşar d olur :
k sert sessizi yumuşar ğ olur : dolapı değil dolabı.
ağaçı değil ağacı.
tatı değil dadı
kabakı değil kabağı.
Ancak bu kurala uymayan bazı durumlar vardır:
Bazı tek heceli kelimelerin sonlarına gelen sert sessizler, sesli harfle başlayan bir ek alsalar bile yumuşamazlar. Aynen yazılırlar. Ben ata binmeyi çok severim. İkinci kata varınca beni bekle.
p, ç, t, k harfleriyle biten, yabancı dillerden dilimize girmiş birçok kelime sesli harflerle başlayan bir ek aldıklarında değişikliğe uğramazlar. Bu kelimelerin sonundaki sert sessizleryumuşamaz. Cumhuriyeti gençlik koruyacaktır. Türkler esareti kabul etmezler. İnsan, saadeti evinde aramalıdır.
p, ç, t, k harfleriyle biten özel isimler, sonlarına ünlü ile başlayan bir ek alsalar da bu kelimeler aynen kalır. Mehmet'i öğretmen çağırdı. Recep' in başarısı gurur verici.
Sert sessiz harflerden "p, ç, t, k, h, s, ş, f" biriyle biten kelimelere "c, d, g" süreksiz yumuşak sessizlerden biriyle başlayan bir ek geldiğinde eklerin başındaki ünlsüzler sertleşir. Bu kurala SERT ÜNSÜZLERİN BENZEŞMESİ KURALI denir.
C-Ç
kitap + cı __ kitapçı
sabah + cı __ sabahçı
D-T
yarış + dı __ yarıştı
sokak + da __ sokakta
G-K
coş + gun __ coşkun
piş + gin __ pişgin
15-03-2007, 15:29 #3
KrALiÇe
--->: Türkçe Dilbilgisi
VURGU VE TONLAMA
VURGU: Konuşurken veya bir parçayı okurken, bazı heceleri veya kelime gruplarını üztüne basarak söyleriz veya okuruz. Bu söyleyiş özelliğine VURGU denir.
Kelimelerde Vurgu: Türkçe kelimelerde genellikle hafif bir vurgu vardır. Genelde kelimelerin son hecesinde görülür. Yalnız yer isimlerinde vurgu ilk veya orta hecededir: Ankara - İzmit - Tokat - Sakarya gibi.
Örnek: Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla.
Kelimelere ek eklendiğinde, vurgu son heceden bu eke geçer: Du - va - rı, du - va - ra, du - var - da...
Kelimelerde Vurgu Alan ve Almayan Ekler
Kelime türeten ekler vurgu alır. Gözlük, gözlükçü, Güzellik, kömürcü
İyelik ekleri vurguyu kendine çeker: Kitabım, kitabın, kitabı, kitabımız, kitabınız, kitapları
Soru eki olan "mi" vurgulu söylenmez. Bu kitap senin ki?
Cümlelerde Vurgu: Genellikle cümlelerde vurgu yüklem olan kelimenin üzerindedir. Ancak cükledeki kelimelerin anlam değeri birbirine eşit değildir. Üzerinde durulan kelime, yükleme yakın bir kelimedir.
Örnekler:
Ahmetler, yarın saat dörtte İzmir'e gidecekler.
Ahmetler, yarın sat dörtte izmir'e uçakla gidecekler.
Ahmetler uçakla İzmir'e yarın saat dörtte gidecekler.
YArın saat dörtte İzmir'e uçakla Ahmetler gidecekler.
TONLAMA: Cümlelerin söylenişi sırasında, sesimizi cümlelerin anlamına göre ayarlamaya TONLAMA denir.
Cümlelerde Tonlama: Cümleleri yalnızca düzgün yazmak yeterli değildir. Okurken ve konuşurken cümleleri anlamlarına uygun biçimde söylemek, konuşmayı güzelleştirir. Okunan parçanın özelliğine göre vurgu kullanılır.
İSİMLER
İSİM: Canlı ce cansız varlıkarı, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelimelere İSİM denir
İsimler cins isim ve özel isim olmak üzere ikiye ayrılır.
Özel İsim: Dünyada yalnız bir varlığı belirten isimlere ÖZEL İSİM denir.
Cins İsim: Dünyada benzeri çok olan bir çok varlığın, birçok varlığın ortak ismine CİNS İSİM denir.
Cins İsimler Üçe Ayrılır:
A. Madde İsimleri: Elle tutulup gözle görülen varlıklara verilen isimlere denir. Masa, elbise, taş, ova, cadde, sokak....
A. Mana İsimleri: Elle tutuamayan gözle görülemeyen varlıklara verilen isimlere denir. ses, uyku, sevinç, acı, rüya, akıl, huy, mutluluk, özlem, sevgi...
A. Topluluk İsimleri: Aynı türden olan varlıkların toklu olarak bulundukları durumlara verilen isimlere denir. okul, sınıf, alay, tabur, sürü, orman, halk, millet, aile, koro...
İSİMLERDE TEKLİK - ÇOKLUK
İsimlerde Teklik - Çokluk: Bir tek varlığı belirten TEKİL İSİM, aynı cinsten cirçok varlığı belirten isimlere ise ÇOĞUL İSİM denir.
Tekil
Çoğu Eki Çoğul
çiçek
dağ
gömlek
kapı +
+
+
+
ler
lar
ler
lar __
__
__
__
çiçekler
dağlar
gömlekler
kalıplar
İSMİN HALLERİ
İsmin beş hali vardır:
ev
ev + e
ev + i
ev + de
ev + den __
__
__
__
__
ev
eve
evi
evde
evden :
:
:
:
:
yalın hali
-e hali
-i hali
-de hali
-den hali
:
:
:
:
Yönelme durumu
Yükleme durumu
Bulunma durumu
Ayrılma durumu
Buna göre okul kelimesini ismin beş haline göre cümlede kullanımı:
Yalın hali
-e hali
-i hali
-de hali
-den hali :
:
:
:
: Okul insan doğru düşünmeyi öğretir.
Mehmet bu yıl okula başlayacak
Okulu bitirince öğretmen olacakmış
Yarın okulda bulunmak zorunda mısın?
Okuldan gelirken kitapçıya uğramış.
- اشرف سلطانمدير منتدى تعيينات العراق
- عدد المساهمات : 224
نقاط : 9945
السٌّمعَة : 2
تاريخ التسجيل : 15/03/2012
العمر : 40
الموقع : https://www.facebook.com/profile.php?id=100003534486983
رد: بعض القواعد المهمة في اللغة التركية
الإثنين يونيو 11, 2012 3:37 am
موضوع رائع
صلاحيات هذا المنتدى:
لاتستطيع الرد على المواضيع في هذا المنتدى